Her 4 kadından biri bu sorunu yaşıyor!
Her miyom ameliyat gerektirmez!
Rahmin kas dokusundan kaynaklanan iyi huylu tümörler olarak tanımlanan miyomlar oldukça sık görülüyor. Öyle ki ülkemizde yaklaşık her 4 kadından birinde miyom tespit ediliyor. En sık üreme çağında olan 25-45 yaş grubundaki kadınlarda rastlanıyor. Bunun nedeni ise üreme çağında salgılanan östrojen hormonu. Menopozla birlikte östrojenin vücuttan çekilmesiyle birlikte miyomun büyümesi duruyorqqq. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Fuat Demirci toplumdaki yaygın inanışın aksine her miyomun ameliyat gerektirmediğine ve düzenli takibin yeterli geldiğine dikkat çekerek, “Eğer miyom sadece adet kanamasında artış ve ağrı gibi sorunlara yol açıyorsa bunlara yönelik tedavi yeterli oluyor. Ancak bazı durumlar var ki miyomların mutlaka ameliyatla alınmaları büyük önem taşıyor, çünkü geç kalındığında ameliyatın şekli değişiyor, rahim alınmak zorunda kalınabiliyor” diyor. Peki, miyomlarda cerrahi tedavi ne zaman gündeme geliyor? Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Fuat Demircimiyomların ne zaman alınmaları gerektiğini anlattı, önemli uyarılarda bulundu!
Tehlike çanları ne zaman çalıyor!
Günümüzde yapılan çalışmalar miyomların oluşum nedenlerini henüz açıklayamıyor. Ancak durağan yaşayan ve şişman kadınlarda daha çok görülmesine karşın atletik kadınlarda daha seyrek ortaya çıkması, miyomlardan korunmada kas aktivitesinin önemli olduğunu düşündürüyor. Her 100 kadından yaklaşık 25’inde çapı ufak veya büyük, az sayıda ya da çok sayıda, belirti veren veya vermeyen miyomlara rastlanıyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Fuat Demirci miyomların büyüklük ve büyüme hızları olarak her kadında farklılık gösterdiğine işaret ederek şunları söylüyor: “Öyle ki miyomlar 1-2 cm`den tüm rahmi kaplayan ve karnı dolduracak boyutlara ulaşabiliyor. Tek parça halinde rahmi de büyütebiliyor, birden çok yumrular halinde de görülebiliyor. Miyomların yılda 1-2 cm büyümeleri normal kabul ediliyor, ancak yılda 1.5-2 kat büyürlerse, bu durum kanser (sarkom) gibi önemli bir sorunun habercisi olabiliyor” diyor.
Her miyom ameliyat gerektirmiyor
“Miyomun varlığı bir ameliyat nedeni değildir. Çünkü miyomun kansere dönüşmesi yüzde 1-1.5 gibi oldukça düşük bir olasılıktır” diyen Prof. Dr. Fuat Demirci, “Ayrıca üreme çağındaki kadınlarda cerrahi operasyonla çıkarılan miyomların menopoz dönemine dek tekrar gelişme riski oluyor. Bu nedenle herhangi bir rahatsızlık vermiyorlarsa ya da başka olumsuzluklara yol açmıyorlarsa, özellikle üreme çağındaki kadınlarda ameliyatla miyomları almak tercih edilmiyor” diyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Fuat Demircihemen ameliyat yerine miyomu düzenli olarak takip etmenin ve kanama , adet düzensizliği gibi sorunlar oluşturduysa bunları ilaç ya da diğer yöntemlerle ortadan kaldırmanın daha doğru bir tercih olduğunu söylüyor.
Miyomlar ne zaman alınmalı?
Miyomun varlığı tedavi nedeni olmuyor. Miyomlar ancak bazı durumlar da ameliyatla alınıyor. Bunlar;
Hamileliği önlüyorsa: Herhangi bir başka neden olmamasına karşın miyom varsa ve hasta hamile kalamıyorsa ameliyat kararı alınıyor.
Düşüğe yol açıyorsa: Hasta hamile kaldığı halde düşük ya da düşükler yapıyorsa alınması gerekiyor.
Hızla büyüyorsa: Miyom yılda 1.5 -2 kat gibi bir hızla büyüyorsa kansere (sarkom) dönüşme riski yüksek oluyor. Bu nedenle bu risk düşünülerek ameliyat kararı alınıyor.
Adet kanamalarında ciddi artışa neden oluyorsa: Adet kanmalarını yaşam kalitesini düşürecek ya da kansızlık oluşturacak şekilde bozuyorsa hastanın ameliyat edilmesi gerekiyor.
Çevre organlara bası yapıyorsa:M iyom büyüklüğüne ve bölgesine göre çevresindeki organlara bası yaparak bulgu veriyor. İdrar torbasına baskı oluşturması nedeniyle sık idrara çıkmaya, üretraya bası yaparak idrar torbasını boşaltamamaya, kalın bağırsağa bası yaparak kabızlığa, etraftaki sinirlere bası yaparak ağrıya neden oluyor. Bu durumlarda da ameliyat kararı alınıyor.
Miyomun 7 sinyali
Miyomlar genellikle belirti vermiyor, çoğu kez jinekolojik muayeneler sırasında rastlantı sonucu tespit ediliyorlar. Ancak büyümeyle paralel olarak çeşitli belirtiler de oluşturabiliyorlar. Bunlar;
- ● Adet kanamalarında artış,
- ● Adet arası dönemde ara kanama,
- ● Cinsel ilişki sonrasında kanama,
- ● Sık idrara çıkma ya da idrar yapmada zorluk,
- ● Karında büyüme veya şişlik,
- ● Adet dönemlerinde ya da cinsel ilişki sırasında kuyruk sokumuna doğru ağrı,
- ● Adet döneminde kanamalardaki artışa bağlı olarak kansızlık,
- Kalın bağırsağın son kısmına bası yapması nedeniyle kabızlık.
Miyom ameliyatı kapalı yapılmalı!
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. FuatDemirci miyomlar eğer çok büyük değilse
ameliyatın laparoskopi ile kapalı olarak yapılması gerektiğini vurgulayarak, “Bunun nedeni ise laparoskopinin hastaya avantajlar sağlaması. Ciltte büyük kesi olmaması, daha az ağrı, daha az kanama ve enfeksiyon riskinin daha az olmasının yanı sıra hastanın hastaneden erken taburcu olup işine erken başlaması laparoskopinin avantajlarını oluşturuyor. Ayrıca laparoskopide yapışıklık az olduğu için sonraki hamile kalmayı etkilemiyor” diyor.
Miyom ameliyatlarında rahmin alınması şart değildir !
Prof. Dr. Fuat Demircimiyom ameliyatlarında rahmin alınmasına gerek olmadığına da dikkat
çekerek, “Günümüzde artık hasta olmayan organı kesinlikle almıyoruz. Örneğin meme kanserinde eskiden olduğu gibi tüm meme değil yalnızca kanserli bölge alınıyor. Bu bağlamda hasanın yaşından bağımsız olarak rahminin değil sadece miyomlarının alınması yeterli oluyor” diyor.